Belçika Adalet Bakanı Vincent Van Quickenborne, Pazartesi akşamı Brüksel’de düzenlenen ve iki İsveç vatandaşının öldüğü, birinin de ağır yaralandığı baskına ilişkin “adli ihmal” nedeniyle istifa etti.
Belçika Adalet Bakanı Van Quickenborne, Pazartesi günkü baskının faili ve Tunus’un iadesini talep ettiği Abdesalem Lassoued hakkında Belçika yargısının kabul edilemez bir hata yaptığını belirtti.
Van Quickenborne, Cuma akşamı sürpriz bir basın toplantısı düzenleyerek siyasi sorumluluk almak istediğini duyurdu.
Belçikalı bakan, Tunus’un geçen yıl ülkesinde 26 yıl hapis cezasına çarptırılan Brüksel saldırısının faili Abdesalem Lassoued’in iadesini istediğini açıkladı.
Van Quickenborne, 15 Ağustos 2022’de Belçika makamlarına gelen iade talebinin 1 Eylül’de Brüksel savcılığına iletildiğini belirterek, bu talebin gözden kaçırıldığını vurguladı.
Belçika Adalet Bakanı, yetkili hakimin iade talebine uymadığını belirterek, bunu “acı sonuçlar doğuran büyük, kabul edilemez bir bireysel hata” olarak değerlendirdi.
Van Quickenborne, Adalet Bakanı olarak sulh hakiminin kararına müdahale edemeyeceğinin altını çizerek, “Ancak siyasi sorumluluk almak istiyorum ve bu nedenle istifa ediyorum.”
Yargı bağımsızlığının hukuk devletinin temeli olduğunu vurgulayan Belçikalı bakan, şöyle devam etti:
“Ben bunu her zaman savundum ve savunmaya devam edeceğim. Adalet Bakanı olarak sulh hakiminin kararına müdahale edemem. Her ne kadar bu bağımsız bir hakimin işi olsa da, yine de bu kabul edilemez hatanın siyasi sorumluluğunu üstlenmek istiyorum.
“Bahane aramıyorum, bunu yapmanın görevim olduğunu düşünüyorum. Savcılıktan gelen yeni bilgiler beni derinden yaraladı çünkü adalet sistemini iyileştirmek için elimden geleni yaptım.
“Adalet Bakanlığı adına mağdurlardan ve onların yakınlarından, İsveç ve Belçika halkından özür dilemek istiyorum.”
Belçika medyasına göre Flaman Liberal Demokrat Partisi’nin etkili isimlerinden Vincent Van Quickenborne’un istifası federal hükümet üzerinde şok etkisi yarattı.
Muhalefet partileri ise Van Quickenborne’un siyasi sorumluluğunu tereddütsüz üstlenmesinden dolayı övgüde bulunurken, sorumluluğun hükümete ait olduğunu ve tüm kabinenin istifa etmesi gerektiğini savunuyor.
Başsavcı: Talihsiz koşullar nedeniyle gözden kaçırıldı
Brüksel Başsavcısı Johan Delmulle, Abdesalem Lassoued ile ilgili gelişmeyi “talihsiz” olarak değerlendirdi.
Geçen yıl suçluların iadesine ilişkin 31 belgenin daha Brüksel Savcılığı’na ulaştığını söyleyen Delmulle, “31 başvuru arasında işleme alınmayan tek dosya bu.” dedi.
Bunun nasıl olabileceğini anlamak için ilgili hakim ve savcılarla görüştüğünü belirten başsavcı, belgenin “bir dizi talihsiz durum nedeniyle gözden kaçırıldığını” belirtti.
Tunus vatandaşı olan 45 yaşındaki Abdesalem Lassoued’in, cinayete teşebbüs de dahil olmak üzere birçok suçtan ülkesinde 26 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırıldığı belirtiliyor.
Tunus’taki “Arap baharı” hareketleri sırasında hapishaneden kaçan Lassoued’in 2011 yılında kaçak olarak İtalya’ya geldiği belirlendi.
İtalya, İsveç ve Norveç üzerinden Avrupa’yı dolaşan Lassoued, 2019’da Belçika’ya sığınma başvurusunda bulundu.
Belçikalı yetkililer bu talebi reddederek Abdesalem Lassoued’den ülkeyi terk etmesini istedi.
Ancak adresi bilinmediği için bu karar kendisine tebliğ edilemedi.
Brüksel’in Schaarbeek semtinde 3 çocuklu dul bir anneyle yaşamaya başlayan Lassoued, pazartesi akşamı Belçika-İsveç maçı öncesinde İsveçli taraftarlara ağır silahla saldırdı.
Olayda iki İsveçli taraftar hayatını kaybetti, bir taraftar ise ağır yaralandı.
Saldırıdan 1,5 saat sonra polis tarafından evinin çevresinde görülen saldırgana, “görevlilerin güvenliği” gerekçesiyle yetkililer tarafından müdahale izni verilmediği ortaya çıktı.
Salı sabahı Schaarbeek’te bir kafeye giden Abdesalem Lassoued, polisle çıkan çatışma sonucu vurularak ağır yaralandı. Hastaneye kaldırılan Lassoued’in hayatını kaybettiği açıklandı.
